Translation of the Meanings Surah At-Takwīr - Turkish translation of Al-Mukhtsar in interpretation of the Noble Quran - Page Number 586 - Encyclopedia of the Noble Quran

Sûretu't-Tekvîr

Objectives of the Surah:

كمال القرآن في تذكير الأنفس باختلال الكون عند البعث.

Kur'an, yeniden diriliş esnasında kâinatın karmaşasını nefislere hatırlatmada kusursuzdur.

---

Verse: 1

إِذَا ٱلشَّمۡسُ كُوِّرَتۡ

Güneşin cismi dürülüp, ışığı kaybolduğu zaman.

Verse: 2

وَإِذَا ٱلنُّجُومُ ٱنكَدَرَتۡ

Yıldızlar ardı ardına dökülüp, ışıkları söndüğü zaman.

Verse: 3

وَإِذَا ٱلۡجِبَالُ سُيِّرَتۡ

Dağlar yerlerinden hareket ettirildiği zaman.

Verse: 4

وَإِذَا ٱلۡعِشَارُ عُطِّلَتۡ

Sahiplerinin kendileri için rekabete girip, övündüğü gebe develeri başıboş bırakıp ihmal ettikleri zaman.

Verse: 5

وَإِذَا ٱلۡوُحُوشُ حُشِرَتۡ

Vahşi hayvanlar bir toprak parçasında insanlarla bir araya toplandığı zaman.

Verse: 6

وَإِذَا ٱلۡبِحَارُ سُجِّرَتۡ

Denizler tutuşturulup bir ateşe döndüğü zaman,

Verse: 7

وَإِذَا ٱلنُّفُوسُ زُوِّجَتۡ

İnsanlar; kendi benzeri kimselerle eşleştirilerek suçlular suçlularla, takva sahipleri de takva sahipleriyle eşleştirildiği zaman.

Verse: 8

وَإِذَا ٱلۡمَوۡءُۥدَةُ سُئِلَتۡ

Allah, diri diri gömülen kız çocuğuna sorduğu zaman.

Verse: 9

بِأَيِّ ذَنۢبٖ قُتِلَتۡ

Seni öldüren kişi hangi suçtan ötürü seni öldürdü (diye)?

Verse: 10

وَإِذَا ٱلصُّحُفُ نُشِرَتۡ

Herkes amel defterini okusun diye, kulların amel defterleri açıldığı zaman.

Verse: 11

وَإِذَا ٱلسَّمَآءُ كُشِطَتۡ

Gökyüzü, derinin koyundan soyulup çıkarıldığı gibi sökülüp atıldığı zaman.

Verse: 12

وَإِذَا ٱلۡجَحِيمُ سُعِّرَتۡ

Cehennem ateşi tutuşturulduğu zaman.

Verse: 13

وَإِذَا ٱلۡجَنَّةُ أُزۡلِفَتۡ

Cennet takva sahipleri için yakınlaştırıldığı zaman.

Verse: 14

عَلِمَتۡ نَفۡسٞ مَّآ أَحۡضَرَتۡ

Bütün bunlar olduğu zaman artık herkes o gün için yaptığı amelleri bilecektir.

Verse: 15

فَلَآ أُقۡسِمُ بِٱلۡخُنَّسِ

Allah Teâlâ, gece ortaya çıkmadan önce gizlenen yıldızlara yemin etmiştir.

Verse: 16

ٱلۡجَوَارِ ٱلۡكُنَّسِ

Sabahın doğuşuyla kaybolan, mağarasına yani yuvasına giren bir ceylan gibi yörüngesinde akıp giden yıldızlara.

Verse: 17

وَٱلَّيۡلِ إِذَا عَسۡعَسَ

Yaklaşmakta olan gecenin başlangıcına ve gitmekte olan gecenin sonuna yemin etmiştir.

Verse: 18

وَٱلصُّبۡحِ إِذَا تَنَفَّسَ

Işığı ortaya çıktığında sabaha yemin etmiştir.

Verse: 19

إِنَّهُۥ لَقَوۡلُ رَسُولٖ كَرِيمٖ

Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e inen Kur'an, pek güvenilir bir melek olan Cebrail -aleyhisselam-'ın tebliğ ettiği Allah kelamıdır. Allah Kur'an'ı ona emanet etmiştir.

Verse: 20

ذِي قُوَّةٍ عِندَ ذِي ٱلۡعَرۡشِ مَكِينٖ

O, kuvvet sahibidir. Arşın Rabbi olan Allah -Subhânehu ve Teâlâ- katında yüce bir makama sahiptir.

Verse: 21

مُّطَاعٖ ثَمَّ أَمِينٖ

Gökyüzü ahalisi ona itaat eder, ayrıca bildirdiği vahiy konusunda güvenilirdir.

Verse: 22

وَمَا صَاحِبُكُم بِمَجۡنُونٖ

Sürekli yanınızda olan, güvenilirliğini ve doğru sözlü olduğunu bildiğiniz Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem- sizin iftira atıp, iddia ettiğiniz gibi bir deli değildir.

Verse: 23

وَلَقَدۡ رَءَاهُ بِٱلۡأُفُقِ ٱلۡمُبِينِ

Şüphesiz arkadaşınız, Cebrail’i yaratıldığı surette gökyüzünün ufkunda açıkça gördü.

Verse: 24

وَمَا هُوَ عَلَى ٱلۡغَيۡبِ بِضَنِينٖ

Arkadaşınız, kendisi aracılığıyla size bildirilmesi emredilmiş olan şeyi tebliğ etmede size karşı cimrilik yapmaz. Kâhinlerin aldığı gibi bir ücret de almaz.

Verse: 25

وَمَا هُوَ بِقَوۡلِ شَيۡطَٰنٖ رَّجِيمٖ

Bu Kur’an, Allah’ın rahmetinden kovulmuş olan şeytanın sözü de değildir.

Verse: 26

فَأَيۡنَ تَذۡهَبُونَ

Bu delillerinden sonra onun Allah Teâlâ tarafından olduğunu inkâr etmek için hangi yola başvuruyorsunuz?

Verse: 27

إِنۡ هُوَ إِلَّا ذِكۡرٞ لِّلۡعَٰلَمِينَ

Kur'an, cinler ve insanlar için yalnızca bir öğüt ve nasihattir.

Verse: 28

لِمَن شَآءَ مِنكُمۡ أَن يَسۡتَقِيمَ

Sizin içinizden hak yolda dosdoğru olmayı dileyen kimseler için.

Verse: 29

وَمَا تَشَآءُونَ إِلَّآ أَن يَشَآءَ ٱللَّهُ رَبُّ ٱلۡعَٰلَمِينَ

Bütün varlıkların Rabbi olan Allah dilemedikçe, siz dosdoğru olmayı veya başka bir şeyi dileyemezsiniz.

Benefits of the Verses on this page:

• حَشْر المرء مع من يماثله في الخير أو الشرّ.

Kişi, iyilik veya kötülükte kendi benzeri olan kimselerle beraber haşrolacaktır.

• إذا كانت الموءُودة تُسأل فما بالك بالوائد؟ وهذا دليل على عظم الموقف.

Eğer diri diri gömülen kız çocuğuna dahi sorulacaksa, onu toprağa gömen kimsenin hali nice olur? Bu, kıyamet günü insanların bekletileceği o anın ne kadar dehşet verici olduğunu gösterir.

• مشيئة العبد تابعة لمشيئة الله.

Kulun dilemesi, Allah'ın dilemesine bağlıdır.