د معناګانو ژباړه سورت رحمن - ترکي ژباړه - دکتور علی اوزک او نورو لخوا - د مخ نمبر 532 - د قرآن کریم دائرة المعارف

آیت: 19

مَرَجَ ٱلۡبَحۡرَيۡنِ يَلۡتَقِيَانِ

İki denizi birbirine kavuşmak üzere salıvermiştir.

آیت: 20

بَيۡنَهُمَا بَرۡزَخٞ لَّا يَبۡغِيَانِ

Aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmazlar.

آیت: 21

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

آیت: 22

يَخۡرُجُ مِنۡهُمَا ٱللُّؤۡلُؤُ وَٱلۡمَرۡجَانُ

İkisinden de inci ve mercan çıkar.

آیت: 23

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Şimdi Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

آیت: 24

وَلَهُ ٱلۡجَوَارِ ٱلۡمُنشَـَٔاتُ فِي ٱلۡبَحۡرِ كَٱلۡأَعۡلَٰمِ

Denizde yüce dağlar gibi yükselen gemiler de O’nundur.

آیت: 25

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

آیت: 26

كُلُّ مَنۡ عَلَيۡهَا فَانٖ

Yer yüzünde bulunan her canlı yok olacak.

آیت: 27

وَيَبۡقَىٰ وَجۡهُ رَبِّكَ ذُو ٱلۡجَلَٰلِ وَٱلۡإِكۡرَامِ

Ancak azamet ve ikram sahibi Rabbinin yüzü bâki kalacak.

آیت: 28

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

آیت: 29

يَسۡـَٔلُهُۥ مَن فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۚ كُلَّ يَوۡمٍ هُوَ فِي شَأۡنٖ

Göklerde ve yerde bulunan herkes, O'ndan ister. O, her an yaratma halindedir.

آیت: 30

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

O halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

آیت: 31

سَنَفۡرُغُ لَكُمۡ أَيُّهَ ٱلثَّقَلَانِ

Ey insan ve cin! Sizin de hesabınızı ele alacağız.

آیت: 32

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Hal bu iken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

آیت: 33

يَٰمَعۡشَرَ ٱلۡجِنِّ وَٱلۡإِنسِ إِنِ ٱسۡتَطَعۡتُمۡ أَن تَنفُذُواْ مِنۡ أَقۡطَارِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ فَٱنفُذُواْۚ لَا تَنفُذُونَ إِلَّا بِسُلۡطَٰنٖ

Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çerçevesinden çıkıp gitmeye gücünüz yetiyorsa geçin. Ancak büyük bir güçle çıkıp gidebilirsiniz.

آیت: 34

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Öyleyse Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

آیت: 35

يُرۡسَلُ عَلَيۡكُمَا شُوَاظٞ مِّن نَّارٖ وَنُحَاسٞ فَلَا تَنتَصِرَانِ

Üzerinize ateşten alev ve duman gönderilir de birbirinizi kurtaramaz ve yardımlaşamazsınız.

آیت: 36

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

آیت: 37

فَإِذَا ٱنشَقَّتِ ٱلسَّمَآءُ فَكَانَتۡ وَرۡدَةٗ كَٱلدِّهَانِ

Gök yarılıp da kızarmış yağ renginde gül gibi olduğu zaman,

آیت: 38

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

آیت: 39

فَيَوۡمَئِذٖ لَّا يُسۡـَٔلُ عَن ذَنۢبِهِۦٓ إِنسٞ وَلَا جَآنّٞ

İşte o gün insana da cine de günahı sorulmaz.

آیت: 40

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

آیت: 41

يُعۡرَفُ ٱلۡمُجۡرِمُونَ بِسِيمَٰهُمۡ فَيُؤۡخَذُ بِٱلنَّوَٰصِي وَٱلۡأَقۡدَامِ

Suçlular, simalarından tanınır, perçemlerinden ve ayaklarından yakalanırlar.