ߞߘߐ ߟߎ߬ ߘߟߊߡߌ߬ߘߊ߬ߟߌ ߝߐߘߊ ߘߏ߫ ߞߐ߲߬ߞߍ - ߕߙߎߞߌߞߊ߲ ߘߟߊߡߌߘߊ - ߞߓ. ߊ߳ߺߊ߬ߟߌ߮ ߏߗ߭ߍߞ ߣߌ߫ ߡߐ߰ ߜߘߍ߫ ߟߎ߫ ߓߟߏ߫ - ߞߐߜߍ ߝߙߍߕߍ 523 - ߞߎ߬ߙߣߊ߬ ߞߟߊߒߞߋ ߔߘߋߞߎ

Sûretu't-Tûr

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 1

وَٱلطُّورِ

Tûr'a,

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 2

وَكِتَٰبٖ مَّسۡطُورٖ

yayılmış satır satır yazılmış Kitab'a,

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 3

فِي رَقّٖ مَّنشُورٖ

ince deri üzerine,

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 4

وَٱلۡبَيۡتِ ٱلۡمَعۡمُورِ

Beyt-i Ma'mûr’a,

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 5

وَٱلسَّقۡفِ ٱلۡمَرۡفُوعِ

yükseltilmiş tavana,

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 6

وَٱلۡبَحۡرِ ٱلۡمَسۡجُورِ

dolu denize andolsun ki,

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 7

إِنَّ عَذَابَ رَبِّكَ لَوَٰقِعٞ

Rabbinin azabı mutlaka vuku bulacaktır.

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 8

مَّا لَهُۥ مِن دَافِعٖ

Ona engel olacak hiçbir şey yoktur.

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 9

يَوۡمَ تَمُورُ ٱلسَّمَآءُ مَوۡرٗا

O gün gök sallanıp çalkalanır.

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 10

وَتَسِيرُ ٱلۡجِبَالُ سَيۡرٗا

Dağlar yürüdükçe yürür.

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 11

فَوَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ

Yalanlayanların vay haline o gün!

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 12

ٱلَّذِينَ هُمۡ فِي خَوۡضٖ يَلۡعَبُونَ

Ki onlar daldıkları bâtıl içinde oyalanıp duranlardır.

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 13

يَوۡمَ يُدَعُّونَ إِلَىٰ نَارِ جَهَنَّمَ دَعًّا

O gün cehennem ateşine itilip atılırlar da

ߟߝߊߙߌ ߘߏ߫: 14

هَٰذِهِ ٱلنَّارُ ٱلَّتِي كُنتُم بِهَا تُكَذِّبُونَ

«İşte yalanlayıp durduğunuz ateş budur!» denilir.