Check out the new design

Firo maanaaji Alqur'aana Teddunde nden - Eggo e ɗmngal Turki wonande firo Alkur'aana Teddunde nde raɓɓinaango. * - Loowdi firooji ɗi


Firo maanaaji Simoore.: Simoore ñaaki   Aaya.:

Sûratu'n-Nahl

Hino jeyaa e paandale simoore nden:
التذكير بالنعم الدالة على المنعم سبحانه وتعالى.
Bahşedenin Allah -Subhânehû ve Teâlâ- olduğuna işaret eden nimetler hatırlatılmıştır.

أَتَىٰٓ أَمۡرُ ٱللَّهِ فَلَا تَسۡتَعۡجِلُوهُۚ سُبۡحَٰنَهُۥ وَتَعَٰلَىٰ عَمَّا يُشۡرِكُونَ
-Ey Kâfirler!- Allah’ın sizler için takdir ettiği azabınız çok yaklaştı, vaktinden önce gelmesini istemeyip durmayın! Allah Teâlâ, müşriklerin O'na koştukları ortaklardan münezzehtir ve yücedir.
Tafsiraaɗe Aarabu ɗen:
يُنَزِّلُ ٱلۡمَلَٰٓئِكَةَ بِٱلرُّوحِ مِنۡ أَمۡرِهِۦ عَلَىٰ مَن يَشَآءُ مِنۡ عِبَادِهِۦٓ أَنۡ أَنذِرُوٓاْ أَنَّهُۥ لَآ إِلَٰهَ إِلَّآ أَنَا۠ فَٱتَّقُونِ
Allah, dilediği peygambere: “Ey elçiler! İnsanları Allah’a ortaklar koşmaktan sakındırın! Ey İnsanlar! Benden başka hak mabut (ibadet edilecek hak ilah) yoktur. Öyleyse emirlerimi yerine getirerek ve yasaklarımdan sakınarak benden korkun!” Diye takdir ettiği vahyi, melekleriyle birlikte indirir.
Tafsiraaɗe Aarabu ɗen:
خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ بِٱلۡحَقِّۚ تَعَٰلَىٰ عَمَّا يُشۡرِكُونَ
Yüce Allah, gökleri ve yeryüzünü daha önce bir örneği yaratılmamış şekilde hak ile yarattı. Ve onları boşu boşuna yaratmadı. Aksine onları kendisinin ne kadar yüce olduğunun bilinmesine delil olması için yarattı. Öyleyse başkalarının O'na ortak koşmalarından münezzehtir.
Tafsiraaɗe Aarabu ɗen:
خَلَقَ ٱلۡإِنسَٰنَ مِن نُّطۡفَةٖ فَإِذَا هُوَ خَصِيمٞ مُّبِينٞ
O, insanı bir damla hakir sudan yarattı. Fakat o, geliştikçe gelişti ve sonunda birde bakmışsın ki o, apaçık olan batılla hakkı yok etmek için aşırı mücadele eden biri olmuş.
Tafsiraaɗe Aarabu ɗen:
وَٱلۡأَنۡعَٰمَ خَلَقَهَاۖ لَكُمۡ فِيهَا دِفۡءٞ وَمَنَٰفِعُ وَمِنۡهَا تَأۡكُلُونَ
-Ey insanlar!- O, deve, inek ve koyun gibi hayvanları sizin faydalanmanız için yarattı. Onların yünleri ve tüyleriyle ısınmanız bu faydalardandır. Diğer faydalar da sütlerinde, postlarında ve sırtlarında vardır. Ayrıca bu hayvanların bazılarının (etlerinden) yersiniz.
Tafsiraaɗe Aarabu ɗen:
وَلَكُمۡ فِيهَا جَمَالٌ حِينَ تُرِيحُونَ وَحِينَ تَسۡرَحُونَ
Ayrıca akşam onları ağıllarına sokarken ve sabah otlak için onları çıkartırken de sizler için bir güzellik vardır.
Tafsiraaɗe Aarabu ɗen:
Hino jeyaa e nafooje Aayeeje on ka hello ɗoo.:
• عناية الله ورعايته بصَوْن النبي صلى الله عليه وسلم وحمايته من أذى المشركين.
Allah, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'i koruyarak yardım etmiş, desteklemiş ve müşriklerin eziyetlerine karşı onu himaye etmiştir.

• التسبيح والتحميد والصلاة علاج الهموم والأحزان، وطريق الخروج من الأزمات والمآزق والكروب.
Allah’ı tespih etmek, O'na hamt etmek ve namaz kılmak kaygı ve üzüntülerin ilacıdır. Kriz, darlık ve kederlerden çıkış yoludur.

• المسلم مطالب على سبيل الفرضية بالعبادة التي هي الصلاة على الدوام حتى يأتيه الموت، ما لم يغلب الغشيان أو فقد الذاكرة على عقله.
Müslüman kimseden, baygınlık geçirmediği veya hafızasını kaybetmediği sürece, ölüm ona gelinceye dek farz kılınmış olan namaz ibadetini devamlı surette yerine getirmesi istenir.

• سمى الله الوحي روحًا؛ لأنه تحيا به النفوس.
Nefislerin onunla hayat bulması sebebiyle Yüce Allah vahyi, “Ruh” olarak isimlendirmiştir.

• مَلَّكَنا الله تعالى الأنعام والدواب وذَلَّلها لنا، وأباح لنا تسخيرها والانتفاع بها؛ رحمة منه تعالى بنا.
Allah Teâlâ, binek ve sürü hayvanlarını bizlere vererek onları bizim hizmetimize sundu. Bize rahmet ederek onları emrimiz altında kullanmayı ve onlardan faydalanmayı bizlere mübah kıldı.

 
Firo maanaaji Simoore.: Simoore ñaaki
Loowdi cimooje ɗe Tonngoode hello ngon
 
Firo maanaaji Alqur'aana Teddunde nden - Eggo e ɗmngal Turki wonande firo Alkur'aana Teddunde nde raɓɓinaango. - Loowdi firooji ɗi

iwde e galle Firo jaŋdeeji Alkur'aana.

Uddu